Berke 8 yıldır Amerika’da , benim de 4. ziyaretim . Hesapta iki yılda bir ziyaret etmiş gibi görünüyorum ama gerçekte son gidişimin üstünden 7 yıl geçmiş.
Yaş aldıkça sorumluluklarım da artıyor , hooop diye evi, doktoru, annemi bırakıp seyahat edemiyorum. Neyse … Berke bu yıl tezini teslim ediyor hayırlısıyla ve önümüzdeki yıl bambaşka bir eyalete taşınacaklar büyük ihtimal …
Bu yaz Türkiye’ye gelemediler , biz de o kadar çok özledik ki eylülde 10 günlüğüne kalktık gittik. 50 yaşın üstünde iki genç ( !) için bu biraz sarsıcı bir seyahat oldu doğrusu. Bünyemiz yeni saat dilimine tam alışıyordu ki geri döndük , üstelik doktor ertesi sabah hastanede işinin başındaydı .
Madison küçük bir üniversite şehri , şehir merkezinde bile çok katlı yapılaşma pek az; olanlar da yurt binaları, oteller falan . Yeşili bol , göller bölgesi burası . Kuzeyde olduğundan iklim sert, çocuklar da en çok bundan yılmışlar zaten. Ne tesadüftür ki ben ne zaman gitsem hava çok sıcak ve nemli oluyor. Öyle böyle değil … 32 derece sıcaklık ve %95 nemle geceleri uyumakta çok zorlandığım gibi gündüz de yürüyerek gezmeyi tercih ettiğimiz için fazladan güç sarfettik. Sonuçta zaten 2 günümüz yolda geçtiğinden kalan bir haftayı çocuklarımızla geçirdiğimiz için çok mutlu ama bir o kadar da hüzünlü ayrıldık oradan!
Pek çok dekorasyon mağazası gezdim, dekorasyonda 2017 sonbahar- kış modası hakkında fikir sahibi oldum , onlar da başka yayının konusu olsun artık… WordPress’e ısınma turlarım devam ediyor. Bloğa döndüğüm için mutluyum, instagram şimdilik kapalı kalsın bakalım …
Kalın sağlıcakla !